Kapadokya’da sezon açıldığında hemen balon fiyatlarından şikayetler de başlar. Çünkü yerli turist Kapadokya’yı sadece yazın hatırlar. Oysa hava muhalefeti yoksa kışın da çalışır balonlar.
Geçen hafta Kapadokya’dayken bir balon işletmecisiyle tanıştım. Biraz muhabbet ettik. Fiyatların neden bu kadar yüksek olduğunu sordum.
Anlattı biraz:
“En baştan kabul etmek lazım. Balon turu pikniğe gitmeye benzemez. Bu bir lüks aktivite. Ekstrem spor. Herkesin gücünün yetebileceği bir iş değil.
Tüm giderlerimiz Euro bazlı olduğu için fiyatlarımızı da Euro ile belirlemek zorundayız. Vatandaşımız için yüksek görünen bu rakam, Avrupalı için gayet uygun. Zaten bölgedeki turistin de yarıdan çoğu yabancı.
Bir balonun fiyatı 200.000 Euro civarında. Yani bugün şirket kurabilmeniz için alt sınır olan 5 balonluk minik bir filoyla bu işe girmek isteseniz, sadece balonlara 1 milyon Euro yatırmak zorundasınız.
Kalifiye elemanlarla çalışmak zorundayız, pilot maaşları 15.000 liraya yakın. Yer ekibini siz düşünün. Tecrübeli yer personeli öyle 2-3 bin liraya çalışmaz. Ciddi maaşlar ödüyoruz.
Yaptığımız iş ekstrem sporlar kapsamında değerlendiriliyor ve sigortalar dünya para. Buna işletme maliyetlerini, çılgın vergileri eklediğimizde inanamayacağınız gider rakamları çıkıyor ortaya.
Turisti acente, rehber ve oteller getiriyor ve şirketlerden aldığımız sadece 90 Euro. Sonrası onların komisyonu. Tekil müşteriye 90’a vermem çünkü sağda solda bu iş 90’a da oluyor der, acentelerle aram bozulur. Acenteler günde 50-60 müşteri yollayabilir, ömrü boyunca Kapadokya’ya bir kez gelecek adam için acenteyle aramı neden bozayım?
En zor yanı da, bak Nisan ayındayız ve havada balon yok. Niye? Çünkü bugün rüzgarlı. Bu işin mesai süresi çok kısıtlı. Sabah kartından ödemeyi alıp turisti bindirirsin, rüzgar döner, balonu kaldıramazsın, herkese nakit geri ödeme yaparsın. Kışın uçamazsın, turist olmaz uçamazsın, rüzgar çıkar uçamazsın. Çalışabileceğin günler kısıtlıdır.
Ha, kazanmıyor muyuz? Allah’a şükür iyi kazanıyoruz. Bunca risk ve yatırımın sonunda da karın tokluğuna çalışacak değiliz.”
Düşündüm, hak verdim. Hele ki “1 milyon Euro param olsa bankaya atar faizini yerim hacı” diyen, mala davara faydası olmayan tembeller bu işi hiç eleştirmesin. Adam senin hayalini kurduğun, zenginlik limiti saydığın parayı balona gömmüş, senin gibi simit peynir mi yesin?
Nisan 2018, Kapadokya, Nevşehir
