“Eskiden Kastamonu’nun merkezi de Safranbolu gibiydi,” diyor Gürhan Abi. “Çay boyunca hep tarihi evler vardı. Sonra bir apartman sevdası sardı buraları, tarihi evleri yıkıp yıkıp bu çirkin apartmanları yaptılar yerine. Şimdi Safranbolu’ya binlerce turist gelirken, Kastamonu kendi yağında kavrulmaya çalışıyor.”
Evet, Kastamonu halkı şehre eskaza gelen turiste Taşköprü sarımsağı, siyez bulguru ve çekme helva satıp döviz kazanmaya çalışırken, Safranbolu halkı şehrin tüm taşlarından para sağıyor.
Tarihi eserleri korumanın sadece geçmişe saygı olmadığını, para da kazandırdığını gösterebilirsek belki tarihiyle barışır bu toplum. Aksi takdirde 50 sene sonra bir tane tarihi eser kalmaz bu ülkede. UNESCO olmasa şimdiye kadar da biterdi gerçi.
Şu manzara Anadolu’nun birçok yerinde vardı. Ellerimizle yok ettik.
Ağustos 2017, Safranbolu, Karabük