Vagonlar 80 kişilik. Aslında oturarak 20 kişiyi zor alır da, insanları ayakta, nefes almadan tepince 80 kişi sığıyor içine.
Wehrmacht teknolojiyi, Kızılordu insan gücünü kullanıyordu kuzey cephelerinde. Naziler otomatik tüfeklerle, tanklarla, uçaklarla saldırdıkça Urallardan toplanan milyonlarca genç, kimi zaman silahsız halde yollanmıştı Alman ordusunun üstüne.
Auschwitz kayıtlarında 15.000 Sovyet askeri diye küsurat olarak geçenler de bu askerlerden bazılarıydı. Stalin’in emriyle evlerinden, köylerinden koparılmış, aynı bu vagon gibi vagonlara doldurulmuş, cepheye sürülmüşlerdi.
Ölmediler savaşta. Belki yaralı, belki sağlıklı halde esir düştüler Alman askerlerine. Onların kaderiydi bu vagonlar. Bu kez düşmanları tarafından aynı vagonlara bindirildiler ve kalemleri kesin olarak kırılıp gaz odalarına gönderildiler.
Yahudiler gibi arkalarından ağlayanları olmadı. Tıpkı burada yok edilen diğer çingeneler, sakatlar, çirkinler gibi sadece aileleri ağladı arkalarından.
Dokuz yüz bin sayısının yanında anlam ifade etmiyor belki ama hiç gün yüzü görmemiş, savaşa trenlerle yollanmış 15-16 yaşında on beş bin genç sadece birkaç haftada yakılıp yok edildi fırınlarda. On beş bin. Ördek değil bu. İnsan sayısı olarak düşününce büyük rakam.
Temmuz 2017, Krakow, Polonya