Jilet keskindir ama ağacı kesemez. Testere de keskindir ama saçı kesemez. Bu durum birini iyi, diğerini kötü yapmaz. Kullanım amaçları farklıdır.
Personelinizi de, hayatınızdaki insanları da buna göre seçin. Kendi alanında bir testere olan insandan jilet performansı beklerseniz herkes mutsuz olur.
İnsan kaynaklarını hatalı kullanmak bizim en büyük sorunlarımızdan biri. Ailede, eğitimde, iş dünyasında, siyasette, ilişkilerde, arkadaş seçiminde…
Jiletleri küçümseyip daha gösterişli olan balta ve testerelerle tırnak kesmeye çalışıyoruz. Veya traş olurken çok işimize yaradığı için fazla güveniyor, bu kez jiletle ağaç kesmeye kalkıyoruz.
Parasını ben verdim, ben ne istersem onu yapacak diyor, satırla pasta kesmeye kalkıyor, pasta mundar olunca da satırı işe yaramaz ilan ediyoruz.
Aşırı güven ve özgüvenle başlayan ilişkilerimiz bu yüzden hüsranla sonuçlanıyor. Seçimlerin, atamaların sonu bu yüzden hep liyakatsizlik, basiretsizlik oluyor.
Yönetemediği için mutsuz olan yöneticiler… Uygun pozisyonda çalışmadığı için başarısız olan personeller… Alışamadığı şehirde mutsuz olan köylüler… İstihdam imkanı olmayan bir bölümü okuduğu için boşta gezen gençler… Yanlış yere dikildiği için meyve vermeyen ağaçlar…
Uzar gider bu liste. Ve hepsinin temeli kaynakların hatalı kullanımına, onun da temeli kaynağın dağıtımını yapanların kibrine, en iyisini ben bilirim anlayışına dayanır.
Oysa kaynağımız bol bizim. Satırımız, baltamız, jiletimiz, usturamız, neşterimiz bol. Yeter ki doğru kullanalım.
Kaleciyi forvete alıp gol atamadı diye kötü futbolcu ilan etmeyelim. Emin olun çok şey değişir.
Kasım 2019, Ankara